Etkin dinleme, iyi bir iletişim kurma ve empatik yaklaşım yaşantımızın en temel basamaklarıdır. İletişimin temeli anne karnında başlar, annenin hissettiği her duyguyu ve konuşmayı bebek daha doğmadan algılamaya başlar, daha sonra bebek ve çocukluk dönemi arasında ailenin desteklediği iletişim ile konuşmayı sürdürür, çocukluk döneminde artık ebeveynleri ile iletişimi ailenin yansıttığı şekilde gelişir. Bu yönden bakıldığında geçen her sağlıklı diyalog çocuğun gelişimi ve öğrenmesi adına önemlidir. Okul-iş hayatı, arkadaş çevresinde gelişen iletişimler, özsaygı ve özgüvenin basamakları aile’ye dayandığından verilen her bilinçli eğitim kişinin temelini sağlamlaştırmasına yardımcı olur.
Verimli iletişimin yolu karşılıklı iyi bir dinleyici olmaktan geçer. Bir sohbet sırasında karşımızdaki insan konuşurken yüzü bize değil de etrafa dönük olarak konuşması, konuşurken sözümüzün kesilmesi ya da bir problem/sorun olduğunda “Aldırma boşver, üzülme düzelir, takma kafana, zamanla çözülür, haydi bugün değişik bir şeyler yapalım” gibi dinlenilmeden verilen teselli mesajları karşımızdakinin sorununu küçümser bir hava oluşturur: Empatik yaklaşım, karşımızdaki insanın duygularına önem verme, onun yerine kendini koymayı öngörür, bu sayede iletişim akışı daha verimli ve sağlıklı geçer.
Kiminle konuşuyor olursak olalım, karşımızdaki insan ne söylerse söylesin muhakkak dinlemeliyiz. Dinlerken gözler etrafa değil karşımızdaki insana bakmalı, bu sayede karşımızdaki insana yansıttığımız güven ve saygınlık kendisinin daha rahat hissederek konuşmasını sağlayacaktır. İletişim halindeyken dinlemeye istekli olduğumuzu gösterelim. Karşımızdaki insanın bir problemi olduğunda empati yapmaya (onun yerine kendini koyarak gözlemleme) çalışalım. Konuşurken aşırı yüksek sesle konuşmak haklı olmaya çalışan, suçunu bastıran insanlarda görülürken, aşırı alçak ses ile konuşmak ise genelde özgüveni düşük insanlarda belirti gösterir. Her ikisi de verimli iletişim bağlarını kopartır, karşımızdaki insan dinlemek istese bile bu tutumdan dolayı konuşmak dahi istemez. Bu yüzden konuşma seviyemiz eşit seviyede karşımızdaki insanın duyacağı nettlikte olmalı.
İletişimimizin yanında görsel etkimiz de daima artı değer sağlar. Etkili bir izlenimin oluşturmak için sözlerimizin yanında beden dilimize de dikkat etmek gerekir. Olumsuz yansıtılan her beden dili iletişimi zedeler, o yüzden konuşurken mümkün olduğunca kendimizi hem rahat hissedip hem de karşımızdaki insanı konuşma olarak rahat hissettirmeliyiz ki kaliteli bir sohbet gerçekleşsin.
Etkin dinleme, empatik yaklaşım, etkili izlenim ve iyi bir iletişim basamağı sizlerin çaba ve öğrenmeniz/gözlemlemeniz sayesinde gelişir. Temeli aile içinde yeterli gelişemeyen her birey kendisine emek, çaba ve zaman harcayarak eksikliklerini giderebilir. Yeter ki bu konuda istekli ve dirayetli olsun.
Sevgiyle kalın
Özlem ÖZTULUM
Eki 18 2013
İletişim Basamakları
Etkin dinleme, iyi bir iletişim kurma ve empatik yaklaşım yaşantımızın en temel basamaklarıdır. İletişimin temeli anne karnında başlar, annenin hissettiği her duyguyu ve konuşmayı bebek daha doğmadan algılamaya başlar, daha sonra bebek ve çocukluk dönemi arasında ailenin desteklediği iletişim ile konuşmayı sürdürür, çocukluk döneminde artık ebeveynleri ile iletişimi ailenin yansıttığı şekilde gelişir. Bu yönden bakıldığında geçen her sağlıklı diyalog çocuğun gelişimi ve öğrenmesi adına önemlidir. Okul-iş hayatı, arkadaş çevresinde gelişen iletişimler, özsaygı ve özgüvenin basamakları aile’ye dayandığından verilen her bilinçli eğitim kişinin temelini sağlamlaştırmasına yardımcı olur.
Verimli iletişimin yolu karşılıklı iyi bir dinleyici olmaktan geçer. Bir sohbet sırasında karşımızdaki insan konuşurken yüzü bize değil de etrafa dönük olarak konuşması, konuşurken sözümüzün kesilmesi ya da bir problem/sorun olduğunda “Aldırma boşver, üzülme düzelir, takma kafana, zamanla çözülür, haydi bugün değişik bir şeyler yapalım” gibi dinlenilmeden verilen teselli mesajları karşımızdakinin sorununu küçümser bir hava oluşturur: Empatik yaklaşım, karşımızdaki insanın duygularına önem verme, onun yerine kendini koymayı öngörür, bu sayede iletişim akışı daha verimli ve sağlıklı geçer.
Kiminle konuşuyor olursak olalım, karşımızdaki insan ne söylerse söylesin muhakkak dinlemeliyiz. Dinlerken gözler etrafa değil karşımızdaki insana bakmalı, bu sayede karşımızdaki insana yansıttığımız güven ve saygınlık kendisinin daha rahat hissederek konuşmasını sağlayacaktır. İletişim halindeyken dinlemeye istekli olduğumuzu gösterelim. Karşımızdaki insanın bir problemi olduğunda empati yapmaya (onun yerine kendini koyarak gözlemleme) çalışalım. Konuşurken aşırı yüksek sesle konuşmak haklı olmaya çalışan, suçunu bastıran insanlarda görülürken, aşırı alçak ses ile konuşmak ise genelde özgüveni düşük insanlarda belirti gösterir. Her ikisi de verimli iletişim bağlarını kopartır, karşımızdaki insan dinlemek istese bile bu tutumdan dolayı konuşmak dahi istemez. Bu yüzden konuşma seviyemiz eşit seviyede karşımızdaki insanın duyacağı nettlikte olmalı.
İletişimimizin yanında görsel etkimiz de daima artı değer sağlar. Etkili bir izlenimin oluşturmak için sözlerimizin yanında beden dilimize de dikkat etmek gerekir. Olumsuz yansıtılan her beden dili iletişimi zedeler, o yüzden konuşurken mümkün olduğunca kendimizi hem rahat hissedip hem de karşımızdaki insanı konuşma olarak rahat hissettirmeliyiz ki kaliteli bir sohbet gerçekleşsin.
Etkin dinleme, empatik yaklaşım, etkili izlenim ve iyi bir iletişim basamağı sizlerin çaba ve öğrenmeniz/gözlemlemeniz sayesinde gelişir. Temeli aile içinde yeterli gelişemeyen her birey kendisine emek, çaba ve zaman harcayarak eksikliklerini giderebilir. Yeter ki bu konuda istekli ve dirayetli olsun.
Sevgiyle kalın
Özlem ÖZTULUM
By Özlem • Yazılarım 0 • Tags: anlaşma, empati, gelişim, iletişim, öğrenme