Atalarımızın söylediği ‘’Bir şeyi kırk kere söylersen o olur.’’ sözünün günümüz itibari çekim yasası ile bağlantısı yadsınamaz. O zamanın insanları bu söze gerçekten inanarak devam etmişler. Peki biz bu sözün ne kadar farkındayız?
Çekim yasası her konuda tıkır tıkır işliyor. Ne dersek onu çekiyor, onu yaşıyoruz. Bir kere başarısız olduğumuzda bu hep aynı şekilde sürüp gidecek diye inanıyoruz ve öyle de oluyor. “Eşim ya da sevgilim artık beni sevmiyor, aldatacak diye korkuyorum.” dediğinizde emin olun o oluyor. ‘’Korktuğum başıma geldi.’’ sözü bu yönden çekim yasasıyla birebir ilişkili; çünkü siz fark etmeden her içten sarf edilen söz gerçekleşiyor. Bir mucize gibi görünüyor değil mi? Aslında hiç de öyle değil. Kendi düşüncelerimizle, davranışlarımızla biz başarılarımızı mucize gibi hissediyoruz.
”Sözlerimiz birer altın değerinde, iyi bir şekilde nakış gibi işlemek gerekir.’’
Bu konuda kendimden örnek vermek istiyorum. Senelerdir spor yapan bir insanım ve geçen sene Bilek Güreşi Türkiye Şampiyonası’na girmeye hak kazandım. Yarışmadan birkaç ay önce kollarımda kas zedelenmesi olduğunu öğrenmiştim ağrıdan duramıyordum ama bu benim antrenmanımı çok büyük etkilemedi. Hem doktorumun verdiği ilaçları kullandım hem de ağrılarıma rağmen antrenmanlarıma devam ettim. Ankara’daki rakibim benden güçsüz olduğu için kolaylıkla yendim ve birinci oldum. Türkiye Şampiyonası’na gittiğimde kilomda dünya şampiyonu çok iyi rakiplerim vardı. Onların kazandıklarını gördükçe “Ben yapamam!” diyordum. Hırslıydım ama moral olarak yetersizdim. Dediğim gibi de oldu sadece bir rakibimi yenebilmiştim. Beynime o kısıtlayıcı cümleyi ben verdim. Hâlbuki kazanmamam için hiçbir neden yoktu.
Hayatımızda dikkat etmemiz gereken en önemli şey sözlerimiz… Çevremizle kurduğumuz iletişimde karşımızdaki insanın olumsuz düşüncesi bile ister istemez bizi etkiliyor, olumsuzluğa sürüklüyor. Bunu aşmanın en kolay yolu ise ya karşımızdaki insanı kırmadan bu durumu açıkça söylemek, eğer ki olumsuz durumunun farkında olup düzeltmek istiyorsa sizin katkınız bile o an da büyük olacaktır, ya da çevremizde olumsuz düşünen insanlar değişime kısırsa o insanları anında bırakıp olumlu, pozitif düşünen insanlarla birlikte zaman geçirebilmek sizin adınıza en doğrusu olacaktır. Kurulan çevre çok önemli. Yapıcı, kendini geliştiren, değişime açık bir insan etrafına da her zaman yenilik katar, güzelleştirir.
Mucizenin adı daima siz olun. Gücünüzün ve inancınızın ışığını yanınızdan bir an olsun eksiltmeyin.
Özlem ÖZTULUM
Eki 18 2013
Mucizenin Adı: Ben
Atalarımızın söylediği ‘’Bir şeyi kırk kere söylersen o olur.’’ sözünün günümüz itibari çekim yasası ile bağlantısı yadsınamaz. O zamanın insanları bu söze gerçekten inanarak devam etmişler. Peki biz bu sözün ne kadar farkındayız?
Çekim yasası her konuda tıkır tıkır işliyor. Ne dersek onu çekiyor, onu yaşıyoruz. Bir kere başarısız olduğumuzda bu hep aynı şekilde sürüp gidecek diye inanıyoruz ve öyle de oluyor. “Eşim ya da sevgilim artık beni sevmiyor, aldatacak diye korkuyorum.” dediğinizde emin olun o oluyor. ‘’Korktuğum başıma geldi.’’ sözü bu yönden çekim yasasıyla birebir ilişkili; çünkü siz fark etmeden her içten sarf edilen söz gerçekleşiyor. Bir mucize gibi görünüyor değil mi? Aslında hiç de öyle değil. Kendi düşüncelerimizle, davranışlarımızla biz başarılarımızı mucize gibi hissediyoruz.
”Sözlerimiz birer altın değerinde, iyi bir şekilde nakış gibi işlemek gerekir.’’
Bu konuda kendimden örnek vermek istiyorum. Senelerdir spor yapan bir insanım ve geçen sene Bilek Güreşi Türkiye Şampiyonası’na girmeye hak kazandım. Yarışmadan birkaç ay önce kollarımda kas zedelenmesi olduğunu öğrenmiştim ağrıdan duramıyordum ama bu benim antrenmanımı çok büyük etkilemedi. Hem doktorumun verdiği ilaçları kullandım hem de ağrılarıma rağmen antrenmanlarıma devam ettim. Ankara’daki rakibim benden güçsüz olduğu için kolaylıkla yendim ve birinci oldum. Türkiye Şampiyonası’na gittiğimde kilomda dünya şampiyonu çok iyi rakiplerim vardı. Onların kazandıklarını gördükçe “Ben yapamam!” diyordum. Hırslıydım ama moral olarak yetersizdim. Dediğim gibi de oldu sadece bir rakibimi yenebilmiştim. Beynime o kısıtlayıcı cümleyi ben verdim. Hâlbuki kazanmamam için hiçbir neden yoktu.
Hayatımızda dikkat etmemiz gereken en önemli şey sözlerimiz… Çevremizle kurduğumuz iletişimde karşımızdaki insanın olumsuz düşüncesi bile ister istemez bizi etkiliyor, olumsuzluğa sürüklüyor. Bunu aşmanın en kolay yolu ise ya karşımızdaki insanı kırmadan bu durumu açıkça söylemek, eğer ki olumsuz durumunun farkında olup düzeltmek istiyorsa sizin katkınız bile o an da büyük olacaktır, ya da çevremizde olumsuz düşünen insanlar değişime kısırsa o insanları anında bırakıp olumlu, pozitif düşünen insanlarla birlikte zaman geçirebilmek sizin adınıza en doğrusu olacaktır. Kurulan çevre çok önemli. Yapıcı, kendini geliştiren, değişime açık bir insan etrafına da her zaman yenilik katar, güzelleştirir.
Mucizenin adı daima siz olun. Gücünüzün ve inancınızın ışığını yanınızdan bir an olsun eksiltmeyin.
Özlem ÖZTULUM
By Özlem • Yazılarım 0 • Tags: değişim, mucize